Arda Yengeç

Arda Yengeç
Aile Günlüğü

Tuesday, May 19, 2015

Minik Mucizeler

Oğlum Arda,

Sana güzel haberlerim var. Aynı senin gibi iki mucize daha ailemize katılacak. Annenle çok istemiştik, Allah yine dualarımıza her zaman olduğu gibi yanıt verdi. İnşallah Temmuz ayında sağlıklı iki tane kızkardeşin olacak.

Annenin bu hamileliği çok zor geçti. En önemli faktör benim iş için yurtdışında olmamdı. Malesef sağlık açısından çok sıkıntılı günler geçirdi. Ağır grip / faranjit benzeri bir hastalığa yakalandı ki zaten hepimiz de yakalandık çünkü salgın vardı. Boğaz ağrısından geceleri uyuyamadı, yemek yiyemedi, düzgün beslenemedi. Sırf bu yüzden hiç istemese de 2 defa antibiyotik kullanmak zorunda kaldı.

Bunun üzerine bir de dişi iltihaplandı, şişti. Kendi kendine diş etini kesip iltihabı akıtmaya çalıştı, ki çok yanlış bir hareket, bu müdahale sonrası yüzü davul gibi şişti, Dişçi diş etini kesip iltihabı akıttıktan sonra mecburen antibiyotik yazdı. 2 tane daha antibiyotik kullanmak zorunda kaldı. İltihap kuruyunca kanal tedavisine başlandı ama hamile olduğu için hiç anestezi kullanılmadı. Anestezi ile bile ağrılı olan bir operasyonu canlı canlı yaşadı. Bu dişi geçici dolgu ile 10 gün beklerken 2 defa kırıldı. Neyse ki dişçisi çok profesyonel ve becerikli olduğu için dişi kurtardı.

Daha diş tedavileri sürerken bu sefer de annende hamilelik şekeri çıktı. İki  defa şeker yüklemesi yapıldı ki hiç istemiyordu. Çok az yemesine hatta kilo bile almamış olmasına rağmen genetik olarak geçtiğini düşündüğümüz hamilelik şekerini kontrol altında tutmak için diyete başladı. Eğer başarılı olmazsa inüsilin iğneleri kullanmak zorunda kalacak. Her gün yemeklerden önce ve sonra şeker kontrolü yapıyor.

Bunlar yetmezmiş gibi canımızdan çok sevdiğimiz oğlumuzun, yani senin, iki kulağında da kulak iltihabı çıktı. Sen de 1 buçuk antibiyotik kullanmak zorunda kaldın.İki kulağında da sıvı birikmesi oldu. Doktor işitme kaybı olabilir demiş. Burnun tıkandığı ve açamadığımız için kulaklar da bir türlü iyileşmiyordu. Burun spreyi kullanmak zorunda kaldın. Çok şükür geçti ama baya da üzdü hepimizi.

Bütün bunlarda, yani hamilelik rutin kontrollerinde, senin doktora gidiş gelişlerinde, kendi kan tahlilleri, şeker tahlilleri, endikronoloji, kulak burun boğaz, dişçi randevularında hep tek başınaydı, herşeyi tek başına halletti. Bir tek ikinci şeker yüklemesine arkadaşı Arzu eşlik etti, yalnız bırakmamak için.

Bunları unutmamak için yazmak zorunda hissettim. Destek görmeyi beklediğimiz en önemli, en zor günlerde malesef çeşitli sebeplerden dolayı beklediğimiz ilgi, alaka gelmedi. Uğurlar olsun.

Allah sağlık verdikçe annen ve ben ailemizi sağlıkla, mutlulukla birarada tutmak için elimizden geleni yapacağız. Olursa olur, olmazsa da en azından denedik deriz. Utanacak birşeyimiz yok.

Ama hayat güzel, yaşam devam ediyor. kardeşlerini merakla bekliyoruz. Sen de annene sürekli soruyormuşsun "Ne zaman çıkacaklar?" diye.


Önce seni yeni çıkmış kuzanlerinden biriyle tanıştırayım. Kadir Dayın ve Perihan Teyzenin minik Arya'sı 5 Mayıs 2015 günü aramıza katıldı. Allah uzun ve sağlıklı bir ömür versin.


Sonra da daha önce çıkmış olan kuzenin Melisa'nın son halini göstereyim. Dayısının kuzusu.


Benim yokluğumda annenle beraber çok güzel idare ediyor olmanız benim için çok önemli bir destek oluyor. Sizin birbirinize olan sevginiz, aranızdaki güçlü bağ inanıyorum ki hepimizin hayatını çok olumlu etkileyecek. Umarım kardeşlerini de bizim onları sevdiğimiz kadar seversin.


Thursday, January 8, 2015

"Merhaba Baba!"

Oğlum Arda,

Libya'ya son gelişimden önce yaklaşık 2 buçuk ay gece gündüz birlikte yaşayınca sizlerden ayrılmak epey zor gelmişti. Tripoli'de çöle gideceğim uçağı beklemek için konakladığım bir gün annen cep telefonuyla çektiği şu videoyu gönderdi;


Aynı anda hem mutluluktan uçtum hem özlemden içim kavruldu. Ve biliyordum ki sen de minik yüreğinle bu ağır duygularla başa çıkmaya çalışıyordun. Gitmeme 7 gün kala bir sabah ağlayarak uyanıp yanaklarından yaşlar süzülürken "Sen gidince seni çok özliycem" deyişini hayatım boyunca unutamam. Sana belli etmemeye çalıştım ama aynı şeyi ben de hissettiğim için içim parçalandı.

Bu video ve sonrasında annenin gönderdiği sesli mesajlar işte o yüzden beni çok etkiledi. Benim gibi sen de özlem çekiyordun ama ağlayıp sızlanmak yerine (ki yerden göğe kadar hakkın var) acıyla başetmenin bir yolunu bulup bana gülümseyerek "Merhaba baba" diyebiliyordun ve henüz üç buçuk yaşındaydın. Kişiliğinin ne kadar sağlam şekillendiğini görmekten büyük sevinç duydum.

Özledim be!

Saturday, August 2, 2014

Photoshop Denemeleri

Oğlum Arda,

Ben Güralp Vinç'de çalışırken müdürümüz Funda Hanım'ın yürüttüğü Kendini Geliştirme kursları kapsamında, iş arkadaşımız Nazım Hikmat Kılıç'ın hocalığını yaptığı (ki kendisi senin ilk boya takımını hediye eden kişidir) Photoshop derslerine katılmıştım. Ben gençliğimden beri hep böyle resime fotoğrafa ve onların üzerinde yapılan çaloışmalar meraklıyımdır. Aileden geldiğini düşünüyorum. Zira annem de gençken karakalem portre çizimlerinde çok başarılıymış. Babam da fotoğrafçılık ve şiir ile ilgilenirmiş.

Neyse bu derslerde Nazım'dan temellerini öğrendiğim programı burada boş zamanlarımda hobi olarak kullanmaya başladım. Kullandıkça hoşuma gitmeye başladı. Bu programı ustaca kullananların yaratabileceği sanal gerçekliklerin yanında sönük kalsa da ben de zamanla ustalaşacağımı düşünüyorum. Yeter ki uğraşmak için vakit olsun.

İşte yaptığım çalışmalardan bazıları..


Bu fotoğrafı Kuşadası'nda çekmiştim. Poz ermeyi yeni öğrenmiştin. Ben de fotoğraf üzerinde yazı kazıma efekti çalışması yapmıştım.



"Dede, kaleye geç!" :-)



Yıldönümü çalışması. Yazılardaki tüy efektini çalışıyordum. 


Bu da ilk logo denemelerimden biriydi.

Thursday, July 24, 2014

Sen ve Ben

Oğlum Arda,

Hayatta her şey olabilir. Hiç ummadığın anda birden güzel giden bir şey tepetaklak gelebilir. Dünyan altüst olabilir. Ya da her şey kötü giderken işler yoluna girebilir.

Şu an Libya çok karışık. Çalıştığım yer olduğu için beni de doğrudan ilgilendiriyor. Belki güvenlik nedeniyle buradan gönderilebilirim. O durumda muhtemelen çok ciddi ekonomik sıkıntılar da yaşayabiliriz.

Şunu söylemek istiyorum;

Oğlum, hayatımda hiç bir varlığı seni sevdiğim kadar sevmedim. Allah biliyor, senin 1 gün daha fazla yaşaman için canımı seve seve veririm. Bunu sakın unutma. Babanın seni her şeyden çok sevdiğini unutma!

Eğer herhangi bir nedenden ötürü aradığında yanında olamazsam, lütfen beni affet.

Allah sana uzun, sağlıklı, başarılı, tatlı heyecanlarla dolu refah içinde bir hayat nasip etsin. Hayat senin dilediğin gibi yaşa. Ama sana tavsiyem dürüst ol, cesur ol, soğukkanlı ol, ahlaklı ol. Kendine güven. Güven çünkü hayal edip de yapamayacağın hiç bir şey yok. Sen istedikçe, hayal ettikçe göreceksin hayatın ona göre şekillenecek, fırsatlar çıkacak. Düşünme, hemen değerlendir.

Olumsuz düşünceleri kendinden uzak tut, olumlu cümleler kur. Çünkü kötü düşüncelerin aklını meşgul etmesine izin verirsen bütün korktukların başına gelir. Benim hayatımda hep böyle oldu. Neyi çok istedimse hep elde ettim, neden çok korktuysam hep başıma geldi. Gerçi korktuklarım başıma gelince o kadqr da korkulacak birşey olmadığını da anladım. Ama güzel şeyler yaşayıp mutlu olmak varken vaktimizi ne diye olumsuz hadiselerle harcayalım ki?

Sen varsın bir de Yaradan var. Yaradan sen aklından ne geçirirsen, neyi ısrarla düşünüp kendine çekersen onu verir. Senin hayatında dünya senin etrafında dönüyor. Bencil ol. Seni ne mutlu edecekse onu bul, onu iste. Bilmiyorsan deneme yanılma yap. Bencil olmak kötü birşey değildir. Akıllı bencil insanlar çevrelerini de mutlu eder, yardım eder, bilgisini paylaşır, olanaklarını paylaşır. Ama hak edenle paylaşır. Çalışkandır, dürüsttür, yeteneklidir. Kendi de mutlu olur, çevresini de mutlu eder. Bencil insanlar kendini sömürtmezler.

Çok önemli bir konu daha var.

İnsanları bulundukları statüye göre değil, davranış ve düşünce tarzlarına göre değerlendir, onlara da ona göre davran. Sırf senden üstün bir pozisyonda diye ciğeri 5 para etmez mahlukatlara kendini ezdirme, kullandırtma. Ama senden aşağı bir pozisyonda da olsa düzgün karakterli güvenilir insanlara hep kulak ver ve yardımcı ol. Statüler gelip geçicidir. Dünün Genel Müdürü yarının işsizi olabilir.

Ve bir de, mümkünse, eğer zorunda kalmadıysan, yani evini ya da vatanını işgal eden düşmana, serseriye, eşkiyaya karşı aileni veya canını savunmuyorsan, lütfen eline silah alıp da birinin canına kıyma. Hele hele bir politikacının kaprisine uyup da başka topraklarda macera aramak için sakın ha sakın asker olup kendini maşa yerine kullandırma. Hayatında öyle izler bırakır ki hiç unutamazsın. Savaş dünyanın en acı çilesi. Allah kimseye yaşatmasın. 37 yaşıma geldim, çok şükür bunları yaşamadım.

Diyeceklerim bu kadar.
Allah'a emanet ol.

Baban.


Monday, February 24, 2014

Melisa

Oğlum Arda,

Halanın kızı doğdu!!! İlk kuzenin! Adı Melisa. Ben de dayı oldum haliyle. Senin Kadir Dayın varsa Melisa'nın da Özgür Dayısı var. Çok tatlı bir bebek. Bence komple Deniz Amcana çekmiş. Kız babaya, oğlan anaya çeker derler zaten. Baksana şuna ne tatlı!


23 Şubat 2014'te doğdu. Maşallah çok sağlıklı. Allah sağlıklı, mutlu, huzurlu, refah içinde bir ömür nasip etsin canım yeğenime!

Nasıl dayı olunur bilmiyorum açıkçası. Umarım elime yüzüme bulaştırmam. Melisa'nın güvenebileceği, hayatına renk katan, seveceği bir dayı olmayı çok isterim.

Hayırlısı olsun bakalım.

Tuesday, December 31, 2013

2013 Biterken

Oğlum Arda,

Bugün 2013 yılının son günü.

Hem ülkemizde, hem dünyada hem de ailemizde unutulmayacak, derin izler bırakacak olaylar yaşandı. Uzun zamandır sana yazmıyordum. Kendimi bir türlü hazır hissedemedim nedense. Ama bugün 2014'e girmeden önce yazmadıklarımın bir özetini kayıt altına almak istedim.

En son 2. yaşına girmenden 1 gün önce yazmıştım. Bıraktığımız yerden devam edelim.

Ailemizin ve arkadaşlarımızın katılımıyla ve tabi annenin özenli çalışmalarıyla çok hoş bir doğumgünü partisi olmuş. Ben de Piraye'nin (Benim kuzenim oluyor kendisi) çekmiş olduğu video görüntülerinden izledim.







Daha sonra muhteşem bir haber aldık. Sana bir kuzen geliyoooor! Halan bebek bekliyormuş! 2014'te ben de dayı olacağım inşallah! Tabi daha önemlisi Özge Halan anne olacak! Benim canım kardeşim büyümüş de anne oluyor. Deniz Amcan ile Özge Halanı zor ama tarifsiz keyifli günler bekliyor.


Ve bu yılın diğer mutlu haberi de dayından geldi. Dayın bu ya 17 Ağustos günü İzmir'de Perihan Teyzen ile evlendi. Ben Perihan'ı tanıyınca çok sevdim. Çok uyumlu bir çift olmuşlar. Allah onlara sağlıklı, mutlu ve refah içinde bir ömür nasip etsin. Zamanı gelincede tabi sana bir kuzen de ordan gelsin!


Ve hayatımda ilk defa Türkiye'nin doğu illerini görme şansı yakaladım. Kadir Dayın ve Perihan Teyzen (Sen onlara Dun ve Pan diyordun o sıralar) bizi Batman'daki evlerine davet ettiler. Ben de 3 haftalık iznimde Türkiye'ye gelince annen ve seninle birlikte Batman'a uçtuk. Yolculuk çok rahat oldu. Sen uçakta hiç problem yaşamadın. Annenin basınçtan dolayı kulağı ağrır özellikle iniş ve kalkışlarda. Ama sende ufak bir ağrı olduysa bile bize pek belli etmedin.

Havalimanından bizi Kadir Dayın aldı ve keyifli Güneydoğu Anadolu turumuz başlamış oldu. Birlikte Batman'ı, Hasankeyf'i, Midyat'ı, Mardin'i, Diyarmabır'ı ve Siirt'i gördük. Tabi bu kadar yeri 1 haftada enim konum gezme şansımız yoktu. Daha çok hızlandırılmış yemek turu gibi oldu.

Batman'da annen 20 yıldır görmediği arkadaşı Leyla'yı gördü. Hep birlikte yemeğe gittik. Sen orda Leyla Ablanın kızı Elif'le tanıştın.



Hasankeyf çok güzeldi. Orası yakında sular altında kalacağı için yok olmak üzere olan tarihi bir mekan. Çok güzel resimler çektik hep beraber. Ama daha güzel olanı, senin orda yaşıyan yerel halkın çocukları ile samimiyet kurman ve beraber oyunlar oynamanızdı. Malesef ırkçılık ülkemizde baya yaralar açmış zamanında. Fakat gördük ki insanlar rahat bırakılsalar aslında gayet güzel anlaşıyor.




Hasankeyf'ten sonra Midyat'a gittin. Oranın da telkari denen el sanatı ünlüymüş. Annene gün doğdu tabi. Gerçi zaten o gelmeden önce planlamış telkari fincan seti almayı. Bize de araziye uymak düştü. Ama gittiğimde itiraf edeyim ben de beğendim. Alışverişten sonrada oranın ünlü eski konaklarından birini ve tarihi manastırını ziyaret ettik.



Kadir Dayın yemek yapma konusunda başarılı bir insan oğlum. Bize Batman'da çiğ köfte ziyafeti çekti. Perihan Teyzeni'de unutmayalım. Mantısından, kavurmasına, pişisinden çorbasına kadar dört dörtlük yemekler ikram etti. İkisinin de ellerine sağlık.



Ertesi sabah Batman'da Van Kahvaltı Salonu'na gittik. Aman Yarabbi! Ben bu kadar çok çeşidin olduğu bir kahvaltı sofrası daha hayatımda görmedim. Tabi hepsini bitirmeye çalışmasaydım iyiydi. Siirt yolunda sıkıntı oldu biraz.



Yola çıkmadan önce annenin ve dayının çocukluğunun geçtiği anneannelerinin evine gittik. Annenin çocukken oynadığı sokakğa yıllar sonra sen ve ben de ayak basmış olduk.

.

Siirt'e vardığımızda annenin amcası Mehmet Amca'yı ziyaret ettik. Sağolsun ailesi bizi çok sıcak ağırladılar. Siirt'e gelmişken büryan yemeden olmaz dedik. Ayrıca pervari balı aldık ki bence doğanın bir mucizesi, bu balı yemeye başladığımdan beri antibiyotik ağzıma koymadım.



Evet güzel bir tatil oldu. Bu sene tatil yapamamıştık. Bu gezi hem güzel bir değişiklik oldu, hem de midemiz bayram etti.

2013'ün Aralık ayında bir de malesef buruk bir haber aldık. Anneannen ile deden yollarını ayırmaya karar vermişler ve boşanmışlar. Bazen evlilikler bitebiliyor ama bazen bitmesi daha hayırlı oluyor. Yine de benim açımdan üzücü bir haber oldu. Neyin daha iyi bir karar olduğunu ancak yaşayan bilir. O yüzden bize düşen onlara her zaman yanlarında olacağımızı hissettirmek ve mutlu olmalarını dilemek.

Bir yılbaşını daha sizlerden uzak geçiriyorum. Olsun. Sizin mutlu gülen yüzlerinizi görmek benim için en önemli şey. Ben de mutluyum işte o zaman.

Allah ailemize ve eğer nasip ederse ailemize katılacak/kardeşlerinle birlikte hepimize, sağlıklı, mutlu, huzurlu, tatlı heyecanlarla dolu, refah içinde uzun bir ömür nasip etsin.

Yeni yılımız kutlu olsun oğlum.

Thursday, July 25, 2013

2'ye 1 Kala

Oğlum Arda,

İkinci yaşına girdiğin 26 Temmuz 2013 günü orda olamadığım için üzgünüm. Bazen gelecekteki güzel şeyler için şimdiki güzelliklerden fedakarlık yapmak gerekiyor.

Sana ufak bir video mesajı hazırladım. Büyüyünce izlersin artık.




Bugün Süleyma Deden Libya'dan Türkiye'ye dönüyor. O senin doğum gününe yetişecek.
Şimdiden iyi eğlenceler!